Akşener: Kadınlara ‘sürtük’ diyenlere karşıyım
ÂLÂ Partisi Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin haftalık küme toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor.
Akşener’in konuşmasından satır başları şöyle:
20 YILDIR NEREDEYDİNİZ: Bu arkadaşların gözünde siyaset pastadan, başörtüsü de dilimden başka bir şey değil. Bu sıkıntı temelinde kapanan bir yaradır. Evrensel olarak bireyin inancı doğrultusunda özgürce yaşama hakkıdır. Halihazırda yürürlükte olan mevzuat da bunun için yeterlidir. Yasal veya anayasal düzenlemeye gerek yoktur. Bu nedenle bu anayasanın yapılması gerekiyordu. Siyaseti bir kurnazlık yarışı olarak gören bu arkadaşlara ve seçim kazanmak için her şeyi bilen siyasi partinin kanun teklifinden Anayasa yaratma çabalarına elbette şaşırmadık. Doğal olarak Sayın Erdoğan ve arkadaşlarına bazı sorular sormamız gerekiyor; Anayasa değişikliği olsa 20 yıldır neredesiniz? 2010 Anayasa referandumunda neden bunu yapmadınız? 2017’de yeniden Anayasa reformu yaptınız, rejim değiştirdiniz, o gün neredeydiniz?
ANAYASA ANAYASASI, BİZ VARIZ: Ülkenin bu kadar sorunu varken bu konu siyasetin gündemini işgal etti. Buna sırtımızı dönemeyiz. Bu adamların olağanüstü bir Anayasa yapma yetenekleri var. AK Parti’nin yaptığı anayasa değişikliğinin temel nedeni, ortaya çıkan sorunları gidermek için yaptığı anayasa değişiklikleridir. Şimdi eksik bir metin aldılar, uzlaşma arıyorlar. Akıllarında gol atma motivasyonu ile yola çıktılar, uzlaşma arıyorlar. Hodri meydanı. Anayasa anayasaysa, uzlaşıysa biz uzlaşıyız. Kapı kapı geziyormuş gibi yapmak yok. Ağlamak yok sızlanmak yok.
DUYGULARI KEŞFETMENİZE İZİN VERMİYORUM: Saraydaki siyasi dahiler saçma sapan konuşuyor. Ne, bu seçim diğerleri gibi değildi. Başörtüsü konusunun gündeme gelmesi iyi oldu. Seçimden sonra da bu işin ekmeğini yemeye devam ettiler. Sayın Erdoğan, sizi uyarıyorum; Bu bir samimiyet testidir. Kimin pas verdiği, kimin gol attığı bizi ilgilendirmez. Bu arada tüm kadınların ve tüm insanların peçesiz saf ve saf duygularını sömürmenize izin vermeyeceğim.
KİTABIN ADINI ‘PRİNCE’ DEĞİL MAKYAVEL GÖRMÜŞSE KİTABIN ADINI YAPACAKTIR: AK Parti’nin siyasi sahtekarlığının sonu yok. Ülkenin geleceği ile oynadıkları kumarın sınırı yok. Sarayda her türlü kumpas ve dolandırıcılık var ama ahlaktan eser yok. Sanki “her türlü entrika” yaşanıyor… Sayın Erdoğan’ın saray sistemi de tam olarak bu. Bizans Sarayı’nın bile onlardan öğreneceği bir şeyler var. Aslında Machiavelli bunları görseydi kitabına Prens değil Şef adını verirdi. O dedi, bu dedi, saraydaki gruplar şunu dedi, gazeteciler dedi ki… Dipsiz bir kuyuda her gün daha da derine indikçe herkes birbirinin üstüne basıyor, kendini kurtarma telaşı içinde, bütün bu kargaşa, herkes her şeyi söyler ama aslında bütün otorite bir bireydedir. Sayın Erdoğan, size bizzat hitap etmek istiyorum; bu bahis tartışmasından kurtulalım. Kadınların en temel haklarını tartışmayalım. Bu konuyu Türkiye’nin gündeminden çıkaralım. Türkiye’ye yakışır bir düzenleme yapalım. Aslına bakarsan samimi olarak sağduyu arıyorsan, gidip hanımlara fayda sağlamak istiyorsan biz buradayız. İşimiz burada.
KADINLARA SÜRTÜK DİYENLERE KARŞIYIM: İçiniz rahat olsun. 25 yıl önce üniversite kapılarında kızlarımıza hakaret edenlerin karşısına dikildik. Bugün yine kadınlara sürtük diyen cahillerin karşısındayım UYGUN Parti var. Dün kadınlara zulmedenlerin karşısına dikildik. Yine bugün kadınları ezmeye çalışanların karşısındayım, ÂLÂ Partisi var. Kadın üzerinden siyaset tasarlamaya çalışan gardiyanların karşısına dün çıktık. Bugün yine kadınlar üzerinden siyasi çıkar peşinde koşan yeni vesayetçilerin karşısındayım, GÜZEL Parti var.
Detaylar gelecek…